Nürnberg Mahkemeleri

tarih

27 Haziran 2025

Nürnberg Mahkemeleri, 20 Kasım 1945'te Nazi Almanyası'ndaki politik, askeri ve ekonomik liderlerin yargılanmaya başlandığı mahkemelerdi. Mahkemelerin hepsi Almanya'nın Nüremberg şehrindeki Nüremberg Adalet Sarayı'nda gerçekleştirildi ve 4 yıl sürdü.

Adaletin ve Tarihin Kesiştiği Yer

20. yüzyılın en karanlık dönemlerinden biri olan İkinci Dünya Savaşı, sadece milyonlarca insanın ölümüne, şehirlerin yıkımına ve kıtaların harap olmasına neden olmadı; aynı zamanda insanlık tarihinin vicdanını sonsuza dek yaralayan sistematik suçları da ortaya çıkardı. Yahudi soykırımı (Holokost), sivil katliamlar, zorunlu çalıştırma kampları, savaş esirlerine yapılan işkenceler ve uluslararası hukukun açıkça ihlali… Tüm bu suçlar, savaşın ardından yalnızca siyasi ve askeri değil, ahlaki bir hesaplaşmayı da zorunlu hale getirdi. İşte bu tarihî ve hukukî yüzleşmenin sembolü haline gelen yargı süreci, Nürnberg Mahkemeleri olarak tarihe geçti.

Nürnberg Mahkemeleri, yalnızca Nazilerin cezalandırılmasıyla sınırlı bir dava süreci değildi; aynı zamanda savaş suçlarının tanımı, bireysel sorumluluk, devlet emriyle işlenen suçların bağışlanabilirliği gibi çok temel hukuki kavramların da tartışmaya açıldığı, modern uluslararası ceza hukukunun temellerinin atıldığı bir dönüm noktasıydı. Bu mahkemelerde, “Ben sadece emirleri uyguluyordum” savunması artık kabul görmedi. İnsanlık suçu işleyen herkes, statüsüne ya da rütbesine bakılmaksızın hesap vermek zorundaydı.

1945-1946 yılları arasında Almanya'nın Nürnberg kentinde düzenlenen bu mahkemelerde, Hitler’in en yakınındaki üst düzey Nazi yetkilileri—aralarında Hermann Göring, Rudolf Hess, Joachim von Ribbentrop gibi isimlerin de bulunduğu—yargılandı. Mahkemelerin amacı sadece ceza vermek değil, aynı zamanda dünyaya açık bir mesaj iletmekti: Bundan böyle savaş suçları cezasız kalmayacak, insanlığa karşı işlenen suçlar tüm uluslararası toplumun meselesi olacaktır.

Nürnberg Mahkemeleri, dört büyük müttefik ülkenin (ABD, Sovyetler Birliği, İngiltere ve Fransa) ortak girişimiyle oluşturulan Uluslararası Askerî Mahkeme (International Military Tribunal) çatısı altında yürütüldü. İlk kez bu çapta bir uluslararası yargı süreci gerçekleşti. Deliller arasında toplama kamplarından kurtulanların tanıklıkları, Nazi belgeleri, film kayıtları ve fotoğraflar yer aldı. Bu yargılamalar, sadece hukuk tarihinde değil, medya ve kamuoyu önünde yürütülen ilk büyük uluslararası dava süreci olarak da çığır açtı.

Yargıçlar ve Savcılar

Bu mahkemelerin en dikkat çekeni ve şüphesiz en önemlisi Nazi liderlerinin yargılandığı "Uluslararası Askeri Mahkeme Öncesi Önemli Savaş Suçlularının Yargılanması" davası idi.

Mahkeme yargıçları:

Savcılar:

Ayrıca Robert H. Jackson'ın asistanı avukat Telford Taylor ve Sir Hartley Shawcross'un asistanı da Binbaşı Sir David Maxwell-Fyfe ve Sir John Wheeler-Bennet idi. Robert Falco da Fransa'da birçok mahkemeyi yönetmiş deneyimli bir yargıçtı.

Ana Dava

Uluslarlarası Askeri Mahkemesi, 18 Ekim 1945'te Berlin'deki Yüce Divan'da başladı. Birinci oturum önce Sovyet yargıç Nikitchenko tarafından yönetildi. Savcı davaya 24 asıl savaş suçu ve Nazi Partisi, Schutzstaffel (SS), Sicherheitsdienst (SD), Gestapo, Sturmabteilung (SA) ve Almanya Silahlı Kuvvetlerine üyeliği içeren altı suç örgütü suçlaması ile giriş yaptı.

  1. Dünya barışını bozmak için yapılan komploya ve plana katılmak.
  2. Dünya barışını bozmak için plan yapmak, nefret suçuna başlamak ve yaymak
  3. Savaş suçları
  4. İnsanlığa karşı işlenen suçlar

Sanıklar ve Cezaları

Mahkemeye çıkartılan 24 sanığa bu 4 suçlama karşısında verilen kararlar aşağıdaki tablodaki gibidir.

Martin Bormann

Martin Bormann

1. suçlama: beraat

2. suçlama: --

3. suçlama: suçlu

4. suçlama: suçlu

Karar: idam

Hess'ten sonra Nazi Partisi'nin genel sekreteri oldu. Führerbunker'dan kaçarken öldürüldü ve 1972'de cesedinden kalanlar ortaya çıkarıldı.

Karl Dönitz

Karl Dönitz

1. suçlama: beraat

2. suçlama: suçlu

3. suçlama: suçlu

4. suçlama: --

Karar: 10 yıl

1943'ten sonra Raeder'ın yerine Kriegsmarine (donanma) komutanı oldu. U-Boat kampanyasını başlatanlardan. Hitler'in ölümünün ardından Almanya'nın başkanı oldu. Amiral Chester Nimitz'in ifadesine göre Pasifik Okyanusu'nda savaşın ilk gününden itibaren Birleşik Devletler'in denizaltı savaşını sürdürdüğünü belirtti.

Hans Frank

Hans Frank

1. suçlama: beraat

2. suçlama: --

3. suçlama: suçlu

4. suçlama: suçlu

Karar: idam

1933-45 yılları arasında krallığın hukuk liderliğini yaptı. 1939'da işgal edilen Polonya hükümetinde hem generallik hem valilik yaptı. Pişmanlık duyduğunu belirtti.

Wilhelm Frick

Wilhelm Frick

1. suçlama: beraat

2. suçlama: suçlu

3. suçlama: suçlu

4. suçlama: suçlu

Karar: idam

1933-43 yılları arasında Hitler'in İçişleri Bakanlığı'nı yaptı. Nuremberg Irk Kanunları'nın yazarıdır.

Hans Fritzsche

Hans Fritzsche

1. suçlama: beraat

2. suçlama: beraat

3. suçlama: beraat

4. suçlama: --

Karar: beraat

Ünlü radyo spikeri ve Nazi Propaganda Bakanlığı'nın haber bölüm başkanı. Joseph Goebbels intihar ettiği için ona yapılan suçlamalar kadar çok ithamla yargılanmasa da, bilgi edinmek amacıyla mahkemeye çıkarıldı.

Walther Funk

Walther Funk

1. suçlama: beraat

2. suçlama: suçlu

3. suçlama: suçlu

4. suçlama: suçlu

Karar: ömür boyu hapis

Hitler'in Ekonomi Bakanı. Reichsbank başkanıydı. 1957'de sağlık sorunları nedeniyle serbest bırakıldı.

Hermann Göring

Hermann Göring

1. suçlama: suçlu

2. suçlama: suçlu

3. suçlama: suçlu

4. suçlama: suçlu

Karar: idam

Luftwaffe komutanıydı. SS birliğinde çeşitli görevlerde bulundu. İdam edilmeden önce intihar etti.

Rudolf Hess

Rudolf Hess

1. suçlama: suçlu

2. suçlama: suçlu

3. suçlama: beraat

4. suçlama: beraat

Karar: ömür boyu hapis

Hitler'in vekiliydi. 1987'de intihar etti.

Alfred Jodl

Alfred Jodl

1. suçlama: suçlu

2. suçlama: --

3. suçlama: suçlu

4. suçlama: suçlu

Karar: idam

Wehrmacht generaliydi. 1953'te başka bir mahkemede beraat etti.

Ernst Kaltenbrunner

Ernst Kaltenbrunner

1. suçlama: beraat

2. suçlama: suçlu

3. suçlama: suçlu

4. suçlama: suçlu

Karar: idam

RSHA lideriydi. Toplama kampları ve Einsatzgruppen başındaydı.

Wilhelm Keitel

Wilhelm Keitel

1. suçlama: suçlu

2. suçlama: suçlu

3. suçlama: suçlu

4. suçlama: suçlu

Karar: idam

OKW komutanıydı (1938–45).

Gustav Krupp

Gustav Krupp

1. suçlama: beraat

2. suçlama: beraat

3. suçlama: beraat

4. suçlama: beraat

Karar: --

Sağlık nedeniyle yargılanamadı. Yerine oğlu yargılandı.

Konstantin von Neurath

Konstantin von Neurath

1. suçlama: beraat

2. suçlama: beraat

3. suçlama: beraat

4. suçlama: beraat

Karar: 15 yıl

Dışişleri Bakanıydı, daha sonra Bohemya ve Moravya'nın Koruyucusu oldu. 1954'te sağlık nedeniyle serbest bırakıldı.

Franz von Papen

Franz von Papen

1. suçlama: beraat

2. suçlama: beraat

3. suçlama: --

4. suçlama: --

Karar: beraat

1933-34’te başbakan yardımcısıydı. Türkiye büyükelçiliği yaptı.

Erich Raeder

Erich Raeder

1. suçlama: suçlu

2. suçlama: suçlu

3. suçlama: suçlu

4. suçlama: -

Karar: ömür boyu

1928-43’te Kriegsmarine komutanıydı. 1955’te sağlık nedeniyle serbest bırakıldı.

Joachim von Ribbentrop

Joachim von Ribbentrop

1. suçlama: suçlu

2. suçlama: suçlu

3. suçlama: suçlu

4. suçlama: suçlu

Karar: idam

1938-45 arası Nazi Dışişleri Bakanıydı.

Alfred Rosenberg

Alfred Rosenberg

1. suçlama: suçlu

2. suçlama: suçlu

3. suçlama: suçlu

4. suçlama: suçlu

Karar: idam

Irkçı ideolog. Doğu Bölgeleri Elçisiydi.

Fritz Sauckel

Fritz Sauckel

1. suçlama: beraat

2. suçlama: beraat

3. suçlama: suçlu

4. suçlama: suçlu

Karar: idam

Köle işçi programı sorumlusuydu.

Hjalmar Schacht

Hjalmar Schacht

1. suçlama: beraat

2. suçlama: beraat

3. suçlama: --

4. suçlama: --

Karar: beraat

Ekonomist ve Reichsbank başkanıydı.

Baldur von Schirach

Baldur von Schirach

1. suçlama: beraat

2. suçlama: --

3. suçlama: --

4. suçlama: suçlu

Karar: 20 yıl

Hitlerjugend lideri ve Viyana Nazi lideriydi. Pişmanlık belirtti.

Arthur Seyss-Inquart

Arthur Seyss-Inquart

1. suçlama: beraat

2. suçlama: suçlu

3. suçlama: suçlu

4. suçlama: suçlu

Karar: idam

Avusturya'nın işgalinde ve Hollanda'da Nazi yönetiminde rol aldı.

Albert Speer

Albert Speer

1. suçlama: beraat

2. suçlama: beraat

3. suçlama: suçlu

4. suçlama: suçlu

Karar: 20 yıl

Silahlandırma Bakanı, Hitler'in mimarıydı. Köle işçi çalıştırdı.

Julius Streicher

Julius Streicher

1. suçlama: beraat

2. suçlama: --

3. suçlama: --

4. suçlama: suçlu

Karar: idam

Der Stürmer gazetesiyle Yahudi karşıtı propaganda yaptı.

Robert Ley

Robert Ley

1. suçlama: beraat

2. suçlama: beraat

3. suçlama: beraat

4. suçlama: beraat

Karar: --

DAF lideriydi. 1945’te mahkeme başlamadan önce intihar etti.

Rudolf Höss'ün Savunması ve Genel Tutumu

Nürnberg Mahkemeleri sırasında Rudolf Höss’ün tutumu, insanlık tarihinin en karanlık suçlarından birinin faili olarak olağanüstü bir soğukkanlılıkla sergilendi. Auschwitz toplama ve imha kampının eski komutanı olarak tanıklık yapmak üzere mahkemeye çıkarılan Höss, beklenenin aksine inkâra ya da savunmaya yönelmedi; bunun yerine tüm olanları ayrıntılı bir şekilde itiraf etti. Onun bu yaklaşımı, mahkeme salonunda hem sarsıcı bir sessizlik yaratmış hem de Nazi rejiminin endüstriyel ölüm mekanizmasını ortaya koyan en net tanıklıklardan biri olmuştur.

Höss, Auschwitz’de 2.5 milyon insanın gaz odalarında öldürüldüğünü, yaklaşık 500 bin kişinin de açlık, hastalık ve kötü koşullar nedeniyle hayatını kaybettiğini açıkça ifade etti. Bu sayılar daha sonra tarihçiler tarafından revize edilse de, onun mahkemedeki sözleri o dönemde kurbanların kitlesel imhasına dair ilk elden gelen en güçlü delillerden biriydi. İtiraflarını yaparken sergilediği duygusuz ve teknik anlatım tarzı, birçok gözlemci tarafından “makineleşmiş bir kötülüğün yüzü” olarak yorumlandı. Höss, sanki bir inşaat projesi sunar gibi, gaz odalarının kapasitesinden, Zyklon B’nin nasıl kullanıldığından ve ölü bedenlerin yakılmasındaki verimlilik hesaplarından söz etti.

Mahkemede gösterdiği bu itirafkâr tutuma rağmen, vicdan azabı duyduğuna dair herhangi güçlü bir işaret vermedi. Emirleri yerine getirdiğini, doğrudan Heinrich Himmler’e bağlı çalıştığını belirterek bireysel sorumluluğunu sınırlamaya çalıştı. Kendisini sadece bir uygulayıcı olarak tanımlayan Höss, bu sistemin sadece bir parçası olduğunu vurguladı. Ancak mahkeme ve kamuoyu nezdinde, onun bu sözleri, işlenen suçların ağırlığını hafifletmedi; aksine, Nazi rejiminin işleyişindeki akıl almaz sistematikliği ortaya serdi.

Rudolf Höss’ün ifadesi, Nürnberg’deki en çarpıcı anlardan biri olarak tarihe geçti. Ne inkâr etti, ne de duygusal bir savunmaya yöneldi. Tüm olanları olduğu gibi anlatması, Yahudi Soykırımı’nın inkârını imkânsızlaştıran belgelerden biri oldu. Bu yönüyle Höss, hem bir suçlu hem de suçun tanığı olarak tarihteki yerini aldı.

Hermann Göring'in tutumu

Nürnberg Mahkemeleri sırasında Hermann Göring’in tutumu, diğer tüm sanıklardan ayrılan şekilde hem meydan okuyan hem de siyasi bir gösteriye dönüşen bir yapıdaydı. Eski Reichsmarschall ve Hitler’in en yakın çevresinden biri olarak, mahkeme salonunu adeta bir propaganda sahnesine çevirmeye çalıştı. Ne inkâr etti ne tam anlamıyla pişmanlık gösterdi; aksine, mahkemenin meşruiyetini sorgulayan, Müttefikleri ikiyüzlülükle suçlayan, Nazi ideolojisini savunmasa da Wehrmacht ve Alman devlet yapısını onurlu göstermeye çalışan bir strateji izledi.

Göring, mahkeme boyunca oldukça zeki ve manipülatif bir çizgideydi. Sorgulamalar sırasında soğukkanlılığını korudu, hukukçulara karşı zekice cevaplar verdi ve zaman zaman jüriyi, hatta izleyicileri etkilemeyi başardı. Savunmasında Almanya’nın savaş sonrası aşağılanmasını, Versailles Antlaşması'nın adaletsizliğini ve Batılı güçlerin çifte standartlarını öne çıkardı. Nazi rejiminin lider kadrosundan birinin böyle bir duruş sergilemesi, bazı gözlemciler tarafından "soğukkanlı ama pişmanlık içermeyen bir kibir" olarak yorumlandı.

Ancak her ne kadar Göring, mahkemeyi etkilemeye çalışsa da, suçlarının boyutu inkâr edilemezdi. Özellikle Yahudi karşıtı yasaların hazırlanması, Luftwaffe’nin sivillere yönelik saldırıları ve işgal altındaki ülkelerdeki sivil katliamlar konusunda sorumluluğu büyüktü. Bunlara rağmen kendisini bir savaş suçlusu değil, bir devlet adamı olarak göstermeye çalıştı. Bu çabası, yalnızca kendi sonunu geciktirdi.

Sonuçta idam cezasına çarptırılan Göring, mahkemenin hükmünü beklemeden, cezanın infazından bir gece önce siyanür kapsülü ile intihar etti. Bu, onun her şeyi sonuna kadar kendi kontrolünde tutma arzusunun son göstergesi oldu. Göring’in mahkemedeki tavrı, Nazi liderliği içinde hâlâ güç gösterisi yapma isteğinin ve pişmanlık duymaktan ne kadar uzak olduklarının sembolü olarak tarihe geçti.



Diğer Yazılar


Bu web sitesi, deneyiminizi geliştirmek için çerezler kullanmaktadır. Bu web sitesini kullanmaya devam ederek çerez kullanımını kabul etmiş oluyorsunuz. Daha fazla bilgi için lütfen Gizlilik Politikamızı inceleyin.